Merhaba Sevgili Dostlarım,
Bildiğiniz gibi İş dünyasında, parametre; belirli bir işletme sistemini (Muhasebe, fiyat, maliyet, satış, borç, alacak, kâr, insan kaynakları, yatırım) tanımlamak + ölçümlemek + sınıflandırmak için yardımcı olabilecek, rakamsal göstergelerdir!
Ve özellikle de, gelişmekte olan şirketlerde, finansal parametreler; işletmelerin performansını ve de büyüme potansiyelini değerlendirmek için, bant aralıklarını takip de kullanılmaktadır!..
İşte çeşitli finansal tablolardan ve analizlerden ortaya çıkartılan, bu parametrelerden bazıları;
1) Gelir ve Kâr: Şirketin satış gelirleri ve net kârı, finansal sağlığın temel göstergelerindendir!
2) Ürün veya Hizmet Maliyeti ve Giderler: 1. Madde ile oransal olarak, şirketin / işletmenin operasyonel performansını yansıtır!
3) Nakit Akışı: Şirketin nakit giriş ve çıkışlarını izler, likidite durumunu ortaya koyar!
4) Borçluluk Oranları: Şirketin borçlarını ve bu borçların özkaynaklara oranını gösterir!
5) Likidite Oranı: Şirketin kısa vadeli yükümlülükleri ile kredileri karşılama kapasitesini ölçer!
6) Yatırım ve Özsermaye Getirisi: Şirketin veya işletmenin yatırımlarından elde ettiği getiriyi ve duran varlıklar olarak özkaynakların verimliliğini ifade eder!
7) Stok Devir Hızı ve Alacak Devir Hızı: İşletmelerin; stoklarını ve alacaklarını, ne kadar hızlı çevirdiğini gösteren parametrelerdir!
Bu noktada, konuyu daha da açmak için, Sayın Harun Açıkgöz’ün MuhasebeTR de yayınlanan;
“Finansal tabloları ve parametreleri analiz etmek; her işletmenin sürdürülebilirliği ve finansal sağlığını anlamak için, çok önemli bir göstergedir. Ancak, birçok ‘kurum ve de şirket yöneticisi’ için, bu kritik tabloları net olarak yorumlamak, çok karmaşık ve kafa karıştırıcı olabilmektedir!
Neyse ki, bu finansal performansları değerlendirmek için kullanabileceğiniz; çok basit, ama karar almada etkili iki ‘Yöntem / Parametre’ mevcut!..
1) Dikey Analiz / 2) Yatay Analiz / Doğru şekilde uygulandığında, bu yöntemler; şirketinizin finansal durumunu ve bunun sürdürülebilirliğini, çok net olarak görmenize yardımcı olacaktır!
Dikey Analiz; bir işletmenin bilanço ve gelir tablosundaki kalemlerin birbirine göre oranlarını gösteren bir analiz yöntemidir. Bu yöntem; işletme kaynaklarının nasıl kullandığını ve finansal yapısını ve de ‘güçlü veya zayıf’ yönlerini anlamaya yardımcı olur!
Örneğin; bir şirketin toplam varlıklarının %40’ının stoklardan oluştuğunu düşünelim. Bu oran, şirketin faaliyet alanına göre değerlendirilebilir. Eğer sektörel ortalama stok oranı ulusal veya uluslararası bazda %20 civarındaysa, ‘Şirketin’ stoklarını eritmekte zorlandığı veya gereğinden fazla mal tuttuğu düşünebiliriz!
Başka bir örnek olarak; Şirketin borçlarının, toplam varlıklarına oranı yüksekse, işletmenin büyük ölçüde dış kaynaklara bağımlı olduğu sonucuna varabiliriz!
Kısacası, Dikey Analiz; finansal tabloların içindeki kalemlerin birbirine oranlarını göstererek, işletmenin finansal yapısını daha iyi anlamamızı sağlar!..
Yatay Analiz; işletmelerin finansal durumundaki değişimi görmek için, iki farklı dönemin karşılaştırılmasını sağlar. Bu analizle, ‘bilanço ve gelir tablosundaki’ kalemlerin yıllar içindeki artış veya azalışları takip edilir!
Örneğin; dönemsel olarak bir firmanın nakit varlığının azaldığını, ancak ticari alacaklarının arttığını izlemeye alırsak, bu durum müşterilerin ödemelerini geciktirdiği veya firmanın daha uzun vadeli satışlar yaptığı anlamına gelebilir!
Başka bir örnek olarak; üretim yapan bir firmanın, dönemsel hammadde stoklarının beklenenden daha fazla artmış olması, üretimde aksaklıklar yaşandığını veya satışların düştüğünü gösterebilir!
Özetle, Yatay Analiz; finansal tablolardaki değişimleri görmeyi sağlayarak, ‘İşletmelerin’ performansını, zaman içinde nasıl geliştirdiğini veya hangi risklerle karşı karşıya olduğunu anlamamıza yardımcı olur!..
‘Yatay ve Dikey Analizin Karşılaştırılması’ şeklinde, konuya ve detaylarına devam ettiğimizde,
İki yöntem arasındaki temel fark; Yatay Analizin zaman içindeki eğilimleri incelemesi, Dikey Analizin ise tek bir dönem içindeki kalemleri karşılaştırmasıdır!
Yatay Analiz, kalıpları ve büyüme eğilimlerini tespit etmeye yardımcı olurken, Dikey Analiz finansal tablo kalemlerinin birbirleriyle veya bir kıyaslama rakamıyla karşılaştırılmasına imkân sağlar. Neticede ‘ikisi birlikte’ bir şirketin, finansal sağlığına dair daha fazla öngörü sağlarlar!
Ayrıca bu noktada ‘Finansal Tabloların Yatay ve Dikey Analizleri’ arasındaki fark var derseniz?
Yatay Analiz ve Dikey Analiz, finansal tabloları analiz etmek için kullanılan iki önemli tekniktir. Aralarındaki temel fark ise her iki analizin de benimsediği bakış açısıdır!
Yatay Analiz, zaman içindeki eğilimleri inceler ve birden fazla raporlama dönemi boyunca finansal verileri karşılaştırır. Bu da, bir dönemden diğerine ‘artışları veya azalışları’ görmenizi sağlar. Örneğin; bu yılki geliri geçen yılki gelirle karşılaştırmak için yatay analizi kullanabiliriz!
Dikey Analiz; tek bir raporlama dönemi içindeki ilişkilere odaklanır. Finansal tablodaki farklı satır ögelerini temel bir ölçüte göre karşılaştırır ve her bir öğenin ‘yüzde olarak’ nasıl ilişkide olduğunu görmenizi sağlar. Örneğin; gelir tablosundaki birden fazla satır öğesini, toplam gelirin yüzdesi olarak karşılaştırmak için, dikey analizi kullanabilirsiniz!
Neticede, bir yandan Yatay Analiz;
*) Farklı raporlama dönemlerindeki verileri karşılaştırır!
*) Dönemsel olarak artışları veya azalışları belirlemeye yardımcı olur!
*) Trend analizi olarak da bilinir!..
Diğer yandan da Dikey Analiz ise;
*) Tek bir raporlama dönemi içindeki ilişkileri karşılaştırır!
*) Öğeleri ve rakamları önemli bir metriğin yüzdeleri olarak gösterir!
*) Göreceli oranların ve maliyet yapılarının, analizine olanak tanır!..
Her iki analiz de değerli, ancak farklı öngörüler sunar. Yatay Analiz; geliştiğinizi veya dönemsel olarak gerilediğinizi gösterir. Dikey Analiz; finansal kuvvetleriniz genelinde, kompozisyon veya göreceli ağırlıklara görünürlük sağlar. İkisi birlikte; finansal tabloları analiz etmek için güçlü bir parametreler kombinasyonu oluştururlar.” Şeklindeki görüşlerine de, saygı duymak kaydıyla!
Dolayısıyla bu parametreler; işletmelerin finansal durumlarını ve yakın gelecekteki büyüme potansiyellerini anlamak için, kritik bir öneme sahip!..
Önümüzdeki seneler, iş dünyamız için heyecan verici yıllar olacak. Finansal parametrelerin yanında; Özel ve kişiselleştirilmiş deneyimin artması + Yapay zekânın gelişimi + Sosyal medya kullanımı ve içeriklerin çoğalması + Mobil ödeme sistemlerinin ve E-Ticaretin büyümesi + Bazı eski pazarlama sistemlerinin allanıp pullanarak, yeni ve sürdürülebilir pazarlama stratejilerine dönüştürülmesi (Gülmek serbest 😊)… Gibi çeşitli yeni parametrelerin performansını ölçen göstergeler de devreye girecektir! Diye düşünüyorum!..
Ayrıca, E-Ticaretin geleceği hakkında yapılan tahminler, sektörlerdeki büyük değişimlerin ve fırsatların habercisi olmakta. Diğer yandan, ”arama motorlarında yapay zekâ destekli” içerik + SEO çalışmaları da dahil bu değişimlerin nasıl şekilleneceği, büyük ölçüde; markaların yenilikçi yaklaşımlarına ve teknolojiye ne kadar uyum sağlayabileceklerine bağlı olacak!..
Daha mutlu bir gelecek için, tüm finansal parametrelerinizin her zaman istediğiniz ve gereken seviyede olması dileğiyle…
Sevgi ve saygılarımla
ALİ RIZA DEĞER
Siz de KRC Yönetim Danışmanlık Hizmetleri Finans Danışmanlığı hakkında detaylı bilgi almak için +90 216 4747426 / +90 530 5802480 numaralı telefonlarımızdan ya da info@krcyonetim.com mail adresimizden bize ulaşabilirsiniz.
Son Blog Yazılarımız
Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut elit tellus, luctus nec ullamcorper mattis, pulvinar dapibus leo.