Blog Details

Merhaba Sevgili Dostlarım,

Son yıllarda iş dünyamızdaki en popüler kelimelerin; değişim + dönüşüm + sürdürülebilirlik + iklim krizi + yenilenebilir enerji… olduğu konusunda, aynı fikirde olduğumuzu düşünüyorum!

Artık günümüzde hemen hemen tüm işletmelerde, mutlaka olması gereken “Kurumsal Yönetimde Değişim ve Dönüşüm Süreçleri”; organizasyonların sürdürülebilirliği ve rekabet gücü açısından, büyük önem taşıyor. Bu süreçlerde genellikle, çeşitli zorluklar ve dirençler ile karşılaşılıyor. Özellikle kişisel ego savaşları; bu dönemlerde, değişim ve dönüşüm yönetimini zorlaştıran, en önemli faktörlerden biri olarak karşımıza çıkıyor!

Yazının başlığını da oluşturan kelimelerin, yapay zekâ uygulamalarındaki açılımlarında ise;

Kurumsal Değişim Yönetimi: Kurum ve kuruluşların; değişen pazar koşullarına, teknolojik yeniliklere ve içsel dinamiklere uyum sağlaması için, stratejik planlama ve uygulama aşamalarını…

Kurumsal Dönüşüm Yönetimi: Daha kapsamlı ve köklü değişiklikler ile işletmelerin; yapısında, kurum kültüründe ve iş yapış biçimlerindeki, radikal değişiklikleri…

Ego Savaşları ve Güç Gösterileri: Değişim ve dönüşüm kapsamında; üst düzey yöneticiler ile çalışanlar arasındaki, güç dengelerini, ego çatışmalarını ve dirençleri…

İletişim Sorunları: Ego savaşları; açık ve etkili iletişimi engelleyerek, değişim ve dönüşüm geçişlerinin başarısındaki olumsuz etkileri…

İfade eder, şeklindeki tanımlamaları görmekteyiz!..

Bu noktada övünmek gibi olmasın ama, daha önce de sosyal medyada paylaştığım “İletişim Eksikliği + İletişim Bozukluğu + İletişim Kazası + İletişim Kopukluğu… Diye Bir Şey Yoktur! İletişimi Bozanlar Vardır!..” sözümü, sizlere tekrar hatırlatmak istiyorum.

Özellikle ve genellikle iş dünyasında ve kurumsal yönetimde “İletişimi Bozanlar” da; egolarını bir türlü tatmin edemeyen ve her şeyi bilen, üst düzey yöneticilerdir! Hepsi değil tabii ki!..😊

Şimdi isterseniz, tatminsiz ego savaşlarında daima ön planda olan bu yönetici tiplerini tekrar hatırlayalım ve mümkünse onlardan uzak duralım veya mecburiyettense mesafeli yaklaşalım!

1) Mikro Yöneticiler…

Gereğinden fazla kontrolcü ve ekiplerini bunaltanlar!

2) Kabadayılar…

Otoriter ve her şeyi bilenler. Dediklerine itiraz edilmeden, mutlaka uyulmasını isteyenler!

3) İşkolikler…

Akılları her zaman işte olanlar ve mesai saati tanımayanlar!

4) Fayda Sömürücüler…

Ekiplerini hiç takdir etmeyen ve her güzel gelişmeden, kendilerine en yüksek payı çıkartanlar!

5) Kifayetsiz Muhterisler…

Bulundukları noktaya hasbelkader gelen, ama bunun farkında olmayan, yaptıkları ve sorumlu oldukları işlerle ilgili bilgi ve yetkinlikleri olmadığı halde, herbokologlukta sınır tanımayanlar!   

Şimdi etrafınıza tekrar bir bakın. Bu şıklara benzer tiplere rastlayacağınızdan eminim. Ayrıca, bunlara ilave edilebilecek ilginç tiplere rastlayıp da, bana bildirirseniz çok mutlu olurum!.. 😊

Kurumsal değişim ve dönüşüm yönetiminde ego savaşları ne yazık ki oldukça yaygın bir sorun. Bu durum; kişiler veya farklı departmanlar arasındaki rekabeti, bireysel statü arayışlarını, fikir ayrılıklarını ve çatışmaları yansıtır. Ego savaşlarının kurum kültürü üzerinde de yıkıcı etkileri olabilir ve verimliliği düşürebilir, iş birliğini engelleyebilir ve hatta maddi zararlar verebilir.

Ego savaşlarının bazı yaygın belirtileri ise “Sürekli eleştiri ve kınama + Bilgi saklama veya bilgi paylaşım eksikliği + Güç mücadeleleri + Suçlama ve sorumluluktan kaçınma + Gergin çalışma ortamı + Mobbing” şeklinde sıralanabilir!..

Peki, ego savaşlarının önüne geçmek için uygulanabilecek stratejiler nelerdir? Derseniz…

*) Çalışanlar arasında açık ve şeffaf bir iletişim kültürü teşvik edilmeli…

*) Farklı ekipler ve departmanlar arasında güven ve iş birliği ortamı oluşturulmalı…

*) Şirketin; kısa, orta ve uzun vadeli genel hedeflerine odaklanılmalı ve bireysel başarılar bu ortak hedeflerle bağlantılı hale getirilmeli…

*) Çalışanlara, düzenli olarak geri bildirim verilmeli ve başarıları takdir edilmeli…

*) Özellikle departman bazlı olarak; etkili iletişim, çatışma yönetimi ve ekip çalışması gibi konularda, kurumsal eğitim ve gelişim imkanları sunulmalı…

*) Liderler veya üst düzey yöneticiler, adil ve tutarlı bir şekilde davranmalı ve de egolarını bir kenara bırakarak, şirketin genel anlamda iyiliği için çalışmalı… Gibi öneriler sıralanabilir!..

Ego savaşları, kurumsal kültür üzerinde yıkıcı bir etkiye sahip olabilir. Ancak, yukarıdaki stratejileri uygulayarak bu sorunu çözmek ve daha üretken, iş birlikçi ve olumlu bir çalışma ortamı oluşturmak mümkündür.

Unutulmamalıdır ki, bir kurumun başarısı, çalışanlarının birlikte ve uyum içinde çalışmasına bağlıdır. Egoların savaş alanına dönüştüğü bir ortamda başarıdan söz etmek mümkün değildir.

Ego savaşlarının önüne geçmek için güçlü ve olumlu bir kurumsal kültür oluşturmak çok önemlidir. Kurumsal ilkeler ve değerlerden oluşan bu kültür; saygı, güven, iş birliği ve açık iletişime dayalı olmalıdır!

Liderler, ego savaşlarının önlenmesinde ve çözülmesinde kritik bir rol oynar. Tüm üst düzey yöneticiler, herkese eşit mesafede olaylara pozitif yaklaşmalı, ekip çalışmasını teşvik etmeli ve egolarını bertaraf ederek, şirketin ortak amaç ve hedefleri için çalışmalıdır!

Yönetim kadroları ve çalışanlar, kendi egolarının farkında olmalı ve bu egoların davranışlarını nasıl etkileyebileceğini de anlaması önemli bir faktördür. Bu farkındalık, daha bilinçli ve yapıcı bir şekilde iletişim kurmalarına ve çatışmaları çözmelerine yardımcı olabilir!

Netice de, başarılı bir değişim yönetimi için, liderlerin ve yöneticilerin; empati, açık iletişim ve iş birliği kültürünü teşvik etmeleri gerekir. Siz, bu konuda hangi alanlarda ilginç zorluklar yaşıyorsunuz? Belki birlikte çözüm yolları bulur ve yeni yazı konuları yapabiliriz!..

Ayrıca, acil çözüm ararsanız; yaklaşık 15 yıldır her ay düzenli olarak yazdığım makalelerimden “EGONOMANİ (Tatminsiz Ego Problemi!) CEO ve Üst Düzey Yönetici Adayları İçin…” başlıklı yazım, Sizlere yardımcı olabilir! https://kobitek.com/egonomani-tatminsiz-ego-problemi-ceo-ve-ust-duzey-yonetici-adaylari-icin (26.185 Okunma)

Kısaca toparlamak gerekirse…

Tüm kurumsal yapı ve üst yönetim olarak, içinde bulunduğunuz sektörde rekabet avantajını yakalayabilmek için, gerekli değişim ve dönüşümlere % 100 katılımla karar verildikten sonra, bu konularla ilgili; özel stratejik planlamalar yapılmalı + sorumlu ekipler oluşturulmalı + iç ve dış gerekli kaynaklar sağlanmalı + çalışma planları ortaya konmalı + tüm geçiş süreçleri takip edilmeli ve raporlanmalı + egolardan vazgeçerek aksaklıklar tespit edilmeli ve bunların giderilmesi için gerekli destekler verilmelidir!..  

Daha mutlu bir gelecek için, ego savaşlarından uzak güzel bir çalışma hayatı diliyorum!..

Sevgi ve saygılarımla

ALİ RIZA DEĞER